8 Mart 2015 Pazar

Kürşat Başar- Kış İkindisinin Evinde



Tam da bulduğumuzu sandığımız an yitirdik birbirimizi.






Bir gün bir gemiye binersem çok uzaklara gitmek isteyeceğim.







Çocukluk saklanabilir mi? Belki fotoğraflarda, belki bir anı defterinde. Ama an'lar? Bir öğle vakti güneşin suda yarattığı ışık çemberleri, ince damarlı alanlar, suya yansıyan bir yüz, suda titreyen bir yüz, değişen bir yüz korunabilir mi? Ama sen zamanın geçmesini isterdin. Zaman geçecek, özgür olacaktık, dilediğimiz gibi yaşayabilecektik. Şimdi istediğin kadar zaman geçti mi, keşke bunu sana sorabilseydim.







Pencerelerden dışarı bakmak kötülüktü. Dışarıda kötülük vardı.







"İnsanlar ölünce ne olur anne?"
"Bir başka ülkeye giderler."
"Orada gökyüzü var mıdır?"
"Vardır herhalde, neden soruyorsun?"
"Peki, çocuklar ölünce nereye giderler?"
"Çocuklar ölmez ki."








"Çocuklar ölünce nereye giderler?"
"Boşluğa karışırlar. Sönük yıldızların olduğu yerde, tabii biz göremeyiz, küçük kuşlar gibi kolları açık uçuyorlar."







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder