24 Ocak 2014 Cuma

İz




Kavga gürültü arasında öğrenivermişim meğer aşkı.





Paylaşmamız gereken bir suç vardıysa, ortaklardan biri yittiğine göre, hepsi bana ait artık.





O kopkoyu acı, keder, kahroluş, pılını pırtını toplayıp, geldiği çabuklukta çekip gitmiyor aslında. Olduğu yerde duruyor! Şekil değiştiriyor yalnızca, daha katlanılır bir çehreyle çıkıyor karşımıza.





Mutluluğun değerini bilenler, mutsuzluğu tatmış olanlardır.





Vazgeçiyorum hemen. Bu değilse, bir başkası olacak. Beni kendine bağlı tutabilmek için metal bir halkadan medet uman kocama, metalden daha sıcak ve yumuşak duygusal yaklaşımlara gereksinim duyduğumu anlatamayacak olduktan sonra...





Ne çabuk geçiyor zaman... Geçtiği yerleri tarumar ederek, yolunun üzerine çıkan canlı cansız her şeyi acımasızca kıra döke, hiç duraksamadan ilerliyor.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder